Yazarlar, ChatGPT’nin ardındaki şirket olan OpenAI’ye karşı bir dava daha açtı.
Salı günü, yaklaşık 14.000 ABD’li müellifi temsil eden bir küme olan Authors Guild ve bünyesindeki önde gelen muharrirler, ChatGPT üreticisinin büyük lisan yapay zeka modellerini “A Game of Thrones” kitabının gerisindeki romancı George R.R. Martin ve John Grisham üzere müelliflerin yapıtları üzerinde istekleri olmadan eğittiği argümanıyla New York Güney Bölgesi’nde OpenAI’ye dava açtı.
Davaya nazaran, istek dışı eğitim yoluyla, diyalogsal yapay zeka sohbet robotu, yayıncıların “aksi takdirde müelliflere oluşturmaları için ödeme yapacağı” metinleri “herkesin üretmesine” ve özetlere yahut yorumlara dayalı “türev eserler ortaya çıkarmasına” izin verecek. Buna karşılık, dava OpenAI’nin LLM’lerinin kurgu müelliflerinin geçimini sağlama yeteneğini “tehlikeye atabileceğini” tez ediyor.
“BU ALGORİTMALARIN MERKEZİNDE SİSTEMETİK HIRSIZLIK VAR”
Dava dilekçesinde “Bu algoritmalar Davalıların devasa ticari teşebbüslerinin merkezinde yer almaktadır. Ve bu algoritmaların merkezinde kitlesel ölçekte sistematik hırsızlık yer almaktadır.” sözlerine yer verildi.
Davaya nazaran muharrirler “eserlerini lisanslama fırsatını kaybettikleri için tazminat” ve “bu ziyanların meydana gelmesini önlemek için kalıcı bir tedbir” talep ediyor.
Guild’e nazaran ChatGPT’nin muharrirlerin yapıtlarını taklit edebilmesi, yayıncılık sanayisi için sorun yaratabilir. Davayla ilgili olarak kamuoyuna yapılan bir açıklamada, Lonca, 2022 itibariyle tam vakitli bir muharrir için medyan maaşın “20 bin doların biraz üzerinde” olduğunu ve ankete katılan müelliflerin neredeyse yarısının medyandan daha az kazandığını ortaya koyan en son muharrir geliri anketine atıfta bulundu.
Guild yaptığı açıklamada, “Üretken yapay zeka, müelliflik mesleğini yok etmekle tehdit ediyor” dedi.
OPENAI: MÜELLİFLERİN HAKLARINA HÜRMET DUYUYORUZ
Davaya karşılık olarak OpenAI, Insider’a şirketin “yazarların ve eser sahiplerinin haklarına” hürmet duyduğunu ve “yapay zeka hakkındaki tasalarını anlamak ve tartışmak” için global olarak içerik oluşturucularla “işbirliği içinde çalıştığını” söyledi.
OpenAI yaptığı açıklamada, “İnsanların varlıklı bir içerik ekosisteminde yeni teknolojiyi kullanmalarına yardımcı olmak için birlikte çalışmanın karşılıklı olarak yararlı yollarını bulmaya devam edeceğimiz konusunda iyimseriz” dedi.
YAPAY ZEKA MUHARRİRLERİ ENDİŞELENDİRİYOR
Bu son dava, müelliflerin OpenAI’ye karşı misal telif hakkı ihlali suçlamalarıyla başlattıkları bir dizi yasal uyuşmazlığa katılıyor. Bu davalar, kısmen güçlü yapay zeka teknolojisinin potansiyel olarak işlerinin yerini alabileceği kaygısıyla Hollywood muharrirlerinin grev yapmaya devam etmesiyle ortaya çıktı.
Haziran ayı sonunda, ödüllü müellifler Mona Awad ve Paul Tremblay, şirketin ChatGPT’yi eğitmek için kitaplarını “kullandığı” argümanıyla OpenAI’ye dava açtı. Haftalar sonra komedyen Sarah Silverman – muharrirler Christophe Golden ve Richard Kadrey ile birlikte – benzeri argümanlar nedeniyle OpenAI’ye dava açtı.
OPENAI’A DAVA AÇMAYI DÜŞÜNENLER ORTASINDA DİĞERLERİ DA YER ALIYOR
Ağustos ayı itibariyle The New York Times, haber makalelerinin ChatGPT’ye beslendiği tezleri üzerine OpenAI’ye dava açmayı düşünüyor.
OpenAI’ye dava açanlar yalnızca muharrirler değil. Ocak ayında üç sanatçı Stability AI, Midjourney ve Deviant Art’a karşı dava açarak şirketleri, metinden imaja yapay zeka jeneratörlerini kendi sanat yapıtları üzerinde müsaadeleri olmadan eğitmekle suçladı. Tıpkı ay Getty Images, şirketin “telif hakkı ile korunan milyonlarca manzarayı yasadışı bir formda kopyaladığı ve işlediği” argümanıyla Stability AI aleyhine dava açtı.
“YENİDEN ÜRETİLMİŞ KÜLTÜR, İNSAN SANATININ YERİNİ TUTMAZ”
Bazı yayıncılar OpenAI ile ödeme karşılığında lisans muahedesi yapma yoluna gitti. Örneğin Associated Press, OpenAI ile iki yıllık bir muahede yaparak yapay zeka şirketine ChatGPT’yi kendi haber arşivi üzerinde eğitme müsaadesi verdi.
Yazarlar Birliği CEO’su Mary Rasenberger ise yaptığı açıklamada, yazarların “eserlerinin üretken yapay zeka tarafından kullanılıp kullanılmayacağını ve nasıl kullanılacağını denetim etme yeteneğine sahip olmaları gerektiğini” belirtti.
Rasenberger, “Yeniden üretilmiş kültür, insan sanatının yerini tutamaz,” dedi.
