Yayıncı kuruluş beIN SPORTS’un Trio grubu, Başakşehir – Galatasaray maçındaki hakem kararlarını kıymetlendirdi.
İşte Deniz Çoban ve Bahattin Duran’ın yorumlarıyla masaya yatırılan Başakşehir – Galatasaray maçının tartışmalı konumları:
10. DAKİKADA GALATASARAY’IN PENALTI BEKLEDİĞİ DURUMDA DEVAM KARARI YANLIŞSIZ MU?
Deniz Çoban konumla ilgili şöyle konuştu:
Şurada durmak isterim. Anlatmaya çalıştığım konu bu. Her ne kadar turunculu ayakkabı, topla oynamış olsa da süpürüp beyazlı oyuncuyu düşürmese, daha denetimli kaysa o topla oynamanın sonucunda top oradan uzaklaşmıyor ve…
Beyazlı oyuncunun ikinci bir atak talihi var. Beyazlı oyuncuyu düşürdüğü için turunculu oyuncu, bu ikinci bahtını kaybediyor. Hasebiyle avantajını yitiriyor. Bir sonraki atılımını engelliyor. Benim açımdan bu bir penaltı.
Video yardımcı hakem açısından bakınca oyuncunun o topa temasını görüp, hakem ile ortasındaki diyalogda da tahminen hakem dedi ki, ‘Ben gördüm, turunculu oyuncu topla oynadı’ dedi ve o vakit görüntü yardımcı hakemin göstereceği bir şey kalmıyor. Yani diyalogu bilmiyoruz. Diyalog, iddia ettiğimiz üzereyse aslında görüntü yardımcı hakemlik üzerinden okuyarak hakemliği de bitirdik. Alanda bir hakem varsa bu ihlali tespit edecek. Beyazlı oyuncunun avantajı yitirdiğini, topa gidemediğini görecek ve bu penaltı kararını verecek. Bence bir penaltı kaçmış bu dakikada.
Bahattin Duran: Şimdi, evvel topla oynayan oyuncu Galatasaraylı Torreira. Bakın Torreira, topla oynadı.
Bahattin Duran: Şu anda… Deniz Çoban’dan benim niyetim nerede farklılaşıyor? Başakşehirli oyuncu, topla oynayamıyor. Torreira’nın oynadığı top, bileğine ya da kaval kemiğine çarpıyor aslında.
Deniz Çoban: Evet, evet. Tıpkı fikirdeyiz. Niçin ayrılıyoruz burada?
Bahattin Duran: Ayrıldığımız dediğim yani oynamıyor, top ona çarpıyor. O çarpması da bence oynaması manasına gelmiyor. VAR müdahalesinin olmamasını yanlışsız buluyorum. Baştan kararımı söyleyeyim; bu duruma penaltı verilmesinin daha gerçek olduğunu düşünüyorum ben.
18′ Berkay Özcan’ın Torreira’ya yaptığı müdahalede sarı kart hakikat mu?
Deniz Çoban: Şahsi fikrim kırmızı. Ancak UEFA talimatları gereği hakemin sarı kart göstermesini eleştiremem.
Bahattin Duran: Sarı kart yanlışsız. Ancak kırmızı çıksaydı da anlayışla karşılardım.
47. DAKİKADA GALATASARAY’IN KAZANDIĞI PENALTIDA KARAR GERÇEK MU?
Deniz Çoban: Hocam, üstte da bir yanlış söz kullanmamak için bütün açılarından birkaç kez bu durumu izledim. Geriden gelen oyuncu, penaltıyı yapacak olan oyuncu… Bu açıdan yavaşça gidelim. Geriden topa gerçek uzanıyor. Tahminen ayağına küsurat bir temas var.
Deniz Çoban: Ayağını yere basıyor. Ben gördüğümü söylüyorum olağan. Seyircilerimiz farklı düşünebilir. Burada da yere ayağını uzattı, yere basıyor. Kerem düşüyor. Bu da görebileceğimiz bir yer. Ayağını uzattı. Yere bastı.
Diziyle de bir temas var mı ona da bakalım. Bence bozmuyor Kerem’i. Esasen düşüşü de güya diz temasını alıp düşmüş üzere. Evet, bakın uzanıyor. Yere bastı. Oyuncu da düştü.
Bahattin Duran: Ba, yere bastıktan sonra sağ ayağıyla da topla oynuyor.
Deniz Çoban: Evet, yere bastıktan sonra sağ ayağıyla da topla oynuyor. Oyuncu, sağ ayağının dışıyla topu dışarıya hakikat çekiyor. Ba da orada… Sağ ayağıyla yaptığı rastgele bir ihlal kelam konusu değil.
“Eğer bu penaltıysa o 3 kere penaltı.”
Deniz Çoban: Şimdi şöyle söyleyeceğim hocam; birinci izlediğimiz Torreira durumu penaltı mı, değil mi diye tartıştık. Hakem ona penaltı değil dedi ancak hakem buna penaltı dedi. Artık bir sefer önemli bir standartsızlık var. Şayet bu penaltıysa o 3 kere penaltı. Şayet o penaltı değilse bu hiç penaltı değil. Burada hakemi eleştiriyorum. Çabucak ikinci yarının başında bunu çalınca sanki hakem, devre ortasında o durumu izleyip konsantrasyon kaybı mı yaşadı? O durumu izledi mi içeride bilmiyorum fakat ona vermeyip buna verdiği için eleştiriyorum, bir.
Deniz Çoban: İki, Merkez Hakem Konseyi’ni hatta daha doğrusu eğitim takımını eleştirmek istiyorum. Ben, 25 yıllık bir eğitimci olarak eğitimcilerin… Herkes, her şeyi bilebilir. Çok düzgün bir makine mühendisidir; makinenin nasıl işlediğini bilir, arızanın nerede olduğunu tespit eder, bulur ancak her makine mühendisi, kendisi üzere güzel makine mühendisleri yetiştiremeyebilir. Zira bir şeyi bilmek oburdur; anlatabilmek, tabir edebilmek diğerdir. Bir de sizin tabir ettiklerinizi karşınızdaki topluluk nasıl anlıyor buna da dikkat etmeniz lazım. Karşıdakinin ne anladığı, sizin anlatabildiğiniz kadardır ve karşınızda da 25 kişilik hakem topluluğu homojen bir küme değil. Farklı düşünen, farklı yeteneklere sahip, farklı algılayabilen küme da vardır. O yüzden söyleyeceğiniz her bir cümleyi 40 sefer tartıp ondan sonra söylemeniz lazım. Çok kısa vakit evvel yapılan seminerde Hugh Dallas ve eğitim takımı; daima kolay penaltı istemiyoruz, kolay penaltı istemiyoruz, kolay penaltı istemiyoruz dediniz bence ve Torreira’nın penaltısı o yüzden kaçtı.
Deniz Çoban: Merkez Hakem Konseyi, eğitimde Icardi’nin Gaziantep maçındaki penaltısını getirmiş ki bence %100 penaltı.
Bahattin Duran: Evet, çok net darbeyi görmüştük.
Deniz Çoban: Ayak havada, çok da net bir darbe var. Temasın küçük olması değildir kıymetli olan, değerli olan o temastan oyuncunun ne kadar etkilendiğidir. Bazen küçük bir temas; oyuncunun bir sonraki atılımını tesirler, bozar. Bazen daha kuvvetli bir temas vardır fakat oyuncu ayaktadır, sağlam basıyordur etkilemez. Kıymetli olan ne kadar etkilediğidir.
Deniz Çoban: Siz, o konumu gösterip bu penaltı kolay oldu, bu türlü penaltı istemiyoruz derseniz Torreira’nın penaltısı çalınmaz lakin o penaltı da kolay diye söz edilecek bir penaltı değil.
Deniz Çoban: Şimdi hakem, orada kaldı. Kolay penaltı vermeyeceğim deyip Torreira’yı atladı. Sonra Torreira’nın penaltısını atladığını fark edip bence burada kolay bir düdük çaldı. Bu, benim için asla bir penaltı değil.
Bahattin Duran: Bitti mi Denizciğim?
Deniz Çoban: Bitti.
Bahattin Duran: Yani Dallas ile ilgili söyleyeceğin öbür şeyler var mı?
Deniz Çoban: Yani dediğim üzere sözlerini seçerken çok titiz davranmıyor. Söylediği bir cümleyi A hakemi öbür anlıyor, B hakemi öbür anlıyor. Daha da kıymetlisi benim açımdan yorumlarında bir standart yok. Üçüncü haftada bir yorum yapıp değerlendirdiği bir duruma misal bir konumda altıncı haftada değişik bir yorum yapıyor. Bu sefer insanların başı karışıyor. Üçüncü haftada bu türlü demişti, altıncı haftada bu türlü diyor ve Ahmet Hoca’ın bizi izlediğini ve bu notu alacağını düşünüyorum. Her ne kadar demokratik üzere bir ortamda istediklerinizi sorabilirsiniz deseler de hakemlere, hakemler soru sormaya çekiniyorlar eğitim takımına bilhassa Hugh Dallas’a… Bazen beklenmedik yansılar verdiğini söylüyor hakemler. O yüzden de sormamayı tercih ediyorlar. Aslında orada her şeyin sorulması lazım. Başa takılan her tabirin özgürce… Yani özgür bir ortam yok demiyorum aman yanlış anlaşılmasın. Yani bir soru soruyor, beklemediği bir reaksiyon alıyor Hugh Dallas’tan. Bir diğeri bir soru soruyor ve beklemediği bir reaksiyon gelince hakemler de boşveriyorlar sormuyorlar. O denli bir durum kelam konusu.
Bahattin Duran: Ben, bu duruma dönecek olursam Ba, ayağını uzatıyor. Burada Ba, Kerem’e iki biçimde bir ihlal yapabilir. Bir, bu yere basan sol ayağıyla Kerem’in sağ ayağının topuğuna basıyor mu? Birinci sorumuz bu. İkinci sorumuz, Kerem’in çabucak ardında olduğu için diz darbesi, Kerem’i düşürüyor mu?
Şimdi burada dikkat edilecek bahis; topuğuna temas etmiş olabilir. Temas etmiş olabilir lakin yani burada ayakkabısında bir oynama yahut rastgele bir şey ile teması gösterebileceğimiz eliimizde çok net bir ispat yok.
Temas etmiş olabilir fakat daha sonra ayağını net bir halde yere bastığını düşünüyorum ben de. Yeniden Ba’nın diz temasının penaltı verilmesi için kâfi olmadığını düşünüyorum. Durum, Bahattin Duran’a nazaran penaltı değil.
