Fenerbahçeli futbolcu İrfan Can Kahveci, kulüp televizyonunda yayınlanan Günün Röportajı programına konuk oldu. Ekibin Avrupa kupaları ve Muhteşem Lig’deki başarılı grafiği hakkında konuşan İrfan Can Kahveci, “Her şey yolunda. Memnunum. Grup olarak da çok memnunuz. Hoş bir hava yakaladık. İnşallah bunu devam ettirebiliriz. Hoş bir hava yakaladık. Kadromuzda kaliteli, deneyimli isimler var. Düzgün başladık, güzel devam ettiriyoruz. Açıkçası 14’te 14 ile gidiyor olmamıza çok bakmıyoruz ki bunu hocamız da lisana getirdi. Hocamız bize de, ‘Ben, 14’te 14, 15’te 15 diye hiç bakmıyorum’ diye. Biz, önümüzde hangi maç varsa onu kazanmaya odaklanıyoruz. İnşallah bu türlü kazanarak devam ederiz. Hoş bir halde devam ediyoruz” cümlelerine yer verdi.
“İsmail hoca Fenerbahçe topluluğunu, kulübünü bilen bir hoca”
Teknik Yönetici İsmail Kartal ile ilgili görüşlerini aktaran İrfan Can, “Hocamızı zati evvelce tanıyoruz. Bir evvelki gelişinde de hoş bir serüven, hoş bir gidişat yakalamıştık. Bunu da devam ettiriyoruz. İsmail Hoca Fenerbahçe topluluğunu, kulübünü bilen bir hoca. Burada futbolcu olarak misyon yapmış, artık de antrenör olarak burada olan hoş bir insan, hoş bir ağabeyimiz, babamız. Sevdiğimiz bir ağabeyimiz zira herkese diyalog kurarak hoş yaklaşıyor. İkili bağlar güzel olduğu vakit, kadro içindeki karakterler de sağlam olduğu vakit her şey hoş gidiyor” diye konuştu.
“Herkes en güzelini vermek için çabalıyor”
Performansına dair bir değerlendirmede bulunan İrfan Can Kahveci, “Sakatlıklarım geçtikten sonra daima kendime düzgün bakmaya ihtimam gösterdim, çalışmaya devam ettim. Makûs vakitlerimde bile çalışmaya, Fenerbahçe için her şeyi yapmaya devam ettim. Bu periyodun geleceğin biliyordum desem palavra olur fakat bu vakitlerin gelmesi için çok çalıştım, çok mesai harcadım. Bu vakitlerin geldiğini görmek benim için memnunluk verici. İnşallah da bunu devam ettireceğim. Bu sene yalnızca ben değil, grup olarak çok istiyoruz. Her maç öncesi konuşuyoruz. Mesela Alanyaspor maçında birinci yarıyı 1-0 tamamladık, sonrasında 1-0 bitti maç. Birtakım maçları bu türlü 1-0’lık skorlarla da kazanabiliriz ancak içeride daima konuşulan şey, ‘1-0 yetmez, 2-0, 3-0, 4-0 yapalım’ oluyor. Kadro içinde daima daha fazlasını isteyen oyuncu profilleri var. O yüzden bu da herkesi motive ediyor. Herkes gol atmak istiyor, herkes asist yapmak istiyor. Maç içerisinde de bunu her oyuncu gösteriyor. Bu da bir ekip için gerçek manada düzgün bir şey zira herkes en güzelini vermek için çabalıyor” tabirlerini kullandı.
“Güzel bir performans sergiledim ve mutluyum”
Ligin 7. haftasında 5-0 kazandıkları Çaykur Rizespor karşısında sergilediği futbolla alakalı ulusal futbolcu, “Maçtan evvelki gün MR’a gittim, kasığımda ufak bir yırtık olduğunu öğrendim. Akabinde hocamızla ve tabiple bir toplantı yaptık. Maçtan evvel aslında biraz tedirgindim zira biraz da sakatlığı düşünüyordum. Lakin hocamızla, doktorumuzla toplantı yaptıktan sonra denemek istediğimi söyledim. Hocanın, grubun bana gereksinimi olduğunu biliyordum. Isınmada deneyecektim. Tabiple da konuştuğumuzda bana, ‘Şut atarsan biraz problem olabilir’ dedi. Zira tam şut kasığıydı. Biraz tedirgindim ancak sonra ısınmaya çıktıktan sonra kendimi daha düzgün hissettim ve devam ettim. Maç başladıktan sonra sakatlık aslında aklımdan çıktı. Sonuçta da hoş bir performans sergiledim ve memnunum. Her şey düzgün gittiği vakit bunun da keyfini almak lazım. Ben de bu âlâ gidişin keyfini aldığımı düşünüyorum” biçiminde konuştu.
“Takımdaki herkes iştahlı”
Sarı-lacivertli kadroda her futbolcunun saha içerisinde birbirine yardım ettiğine değinen İrfan Can, “Takımdaki herkes gol atmak, asist yapmak istiyor. Herkes iştahlı, herkes kakı vermek istiyor. Bunun yanında o katkıyı verirken bencil de davranmıyor kimse. Saha içinde herkes birbirine pas veriyor. O denli ki kimi anlarda gol atmak istiyor bir oyuncu, pas vermiyor fakat bizde o denli bir şey de yok. Bunun sonucunda da hoş asistler, goller geliyor. Ekibe daha Cengiz de katılacak. Onun gelmesiyle daha da güçleneceğiz. İnşallah bu türlü devam ederiz” dedi.
Başarılı oyuncu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Takım her vakit, her oyuncu her vakit kazanmak ister. Kazanmak istiyoruz aslında ve daha fazlasını yapmak istiyoruz. 1-0 yetmiyor, 2-0, 3-0’ı zorluyoruz. İsmail Yüksek de bize yardımcı oluyor, çok koşuyor ve uğraş ediyor. Savaşıyor, ekstraya girme diyorum. Topu kazan, bana ver. İsmail de çok güzel oyuncu. İnşallah kendini geliştirerek bu türlü devam eder. (Hücum çizgisinde yapılan pres) Topun daha fazla biz de kalması da bunun sebeplerinden. Daima top bizde ve oynuyoruz. Defans sınırı da daima öne çıkıyor, bu sayede. Daima oynuyor ve topun tarafını değiştiriyoruz. Dönen topları tekrar alıyoruz. Maç içinde bunun avantajını yaşıyoruz. Çalışmalarımız oldu ve devam ediyor. Herkes gruba yardım etmeye çalışıyor.”
“Futbolcu olur, olmaz lakin bir Fenerbahçeli doğdu zaten”
İç alandaki son maçta oğlunun da tribünlerden kendisini takip etmesi ve niyetlerini aktaran İrfan Can, “Ben memnun olunca düzgün olunca ailem de çok memnunlar. İnşallah bu türlü devam eder. Oğlum Can birinci kez Ziraat Türkiye Kupası finalinde maça gelmişti. O vakit küçüktü, bu maçta (Çaykur Rizespor) birinci kez Kadıköy’e geldi. Çimin kokusunu aldı. Maçtan sonra bir arada oyandık. Konuta gittiğimizde top istiyordu. Bu da beni memnun etti. Uğurlu da geldi. Uygun olduğu vakit her maça getiririm, inşallah. Oğlum Can’a yavaş yavaş Fenerbahçe kokusunu verdik. Tek isteğim sevdiği işi yapması. Futbolcu olur, olmaz lakin bir Fenerbahçeli doğdu zati. Oğluma benden miras. İnşallah geleceği parlak olur. Baba olmak çok başka bir his. İnsanı olgunlaştırıyor, hayata bakış açısını değiştiriyor. Bu beni de etkiledi. Daha olgun davranıyorum. Eski İrfan değilim. Bu da gelişimime tesir ediyor. Eşim de zati her vakit yanımda. O keyifli olduğu vakit ben daha çok keyifli oluyorum. Bir gülümsemesi beni her şeyden daha memnun ediyor” diye konuştu.
“Süper Lig’de tek gayemiz şampiyonluk”
Fenerbahçe’nin gayeleri hakkında ise 28 yaşındaki futbolcu, “Fenerbahçe Türkiye’nin en büyük topluluğu, en büyük spor kulübü. Fenerbahçe uğraş ettiği her kulvarda en düzgününü ister, daima şampiyonluk ister. Bizim de Harika Lig’de tek gayemiz şampiyonluk. Biz de taraftar üzere şampiyonluğa hasretiz. Aslında biz de Fenerbahçe taraftarıyız. İnşallah bunun bu sene geleceğini düşünüyorum. Karakterli, deneyimli ve çok kaliteli futbolcular var. Camiayı da çok sahiplendiler. İnşallah sonu keyifli biter. Hepimizin isteği bu. Konferans Ligi’nde evvel kümeden çıkmayı hedefliyoruz. Sonrası adım, adım. Nereye kadar giderse. Her kulvarda şampiyonluğa oynamayı istiyoruz” diye konuştu.
“İrfan, İrfan’ diye tezahürat ettiklerinde tüylerim diken diken oldu”
Açıklamasının sonunda sarı-lacivertli taraftarlarla ilgili de İrfan Can, “Sezon başında da söylemiştim. Bana takviye verildiğinde apayrı bir İrfan olarak göstereceğim. Zira ben dayanağı hissettiğimde daha fazla motive oluyorum. Daha çok bir şeyler vermeye çalışıyorum. Son maçta oyundan çıkarken ‘İrfan, İrfan’ diye tezahürat ettiklerinde tüylerim diken diken oldu. Her vakit düşündüğümde de ‘İrfan, İrfan’ tezahüratlarını tüylerim diken diken oluyor. Çok keyifli oluyorum. Herkese takviye vermelerini istiyorum. Onlar dayanak verdiği sürece biz daha da güçleneceğiz. Her ne olursa olsun takviye bekliyoruz” diyerek kelamlarını noktaladı.
