Memur-Sen Genel Lideri Ali Yalçın, eylül ayı enflasyon sayılarına ait toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada, eylül ayında enflasyonun yüzde 4,75, ocak-eylül devrine ilişkin 9 aylık enflasyonun yüzde 49,86, yıllık enflasyonun ise yüzde 61,53 olarak gerçekleştiğini anımsattı.
Yılın bitmesine 3 ay kalmasına karşın enflasyon farkının şimdiden yüzde 18,04 olduğuna işaret eden Yalçın, 2024-2026 yıllarında uygulanacak Orta Vadeli Program’a (OVP) nazaran, yıl sonu enflasyon iddiasının yüzde 65, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) eylül ayı beklenti anketine nazaran yüzde 67,22 olarak yer aldığını anımsattı.
Bu datalar çerçevesinde, ekim-kasım-aralık aylarını kapsayan 3 aylık devirde toplam yüzde 10-12 enflasyon oluşacağının beklendiğini lisana getiren Yalçın, şu sözleri kullandı:
“Enflasyonu tetikleyen ögelerin başında kur artışı yer alıyor. Kur artışı akaryakıt fiyatlarını, akaryakıt fiyatları emtia eserlerini ve başka zarurî harcamaları etkiliyor. Bu etkileşim ise iyileştirmelerin/gelir artışlarının kısa müddette tesirini yitirmesine neden oluyor. Enflasyonun tesirinin 2024 yılında da devam edeceği hem politikler hem de kamu yöneticileri tarafından söz edildi. Memur-Sen olarak, beklenti ve iddialarla uyumlu 2024 ve 2025 yıllarına ait bilgilerimizi tablo ve grafiklerle şerhimizde açıkça belirtmiştik. Enflasyonun, en çok sabit gelirlileri ve emeği tahrip ettiği unutulmamalıdır. Temennimiz, enflasyon gündeminin hayatımızdan çıkması, ekonomik kayıpların son bulması, fiyat istikrarının sağlanmasıdır.”
“HER AY KAMU ÇALIŞANLARININ ALEYHİNE İŞLİYOR”
Türkiye Kamu-Sen Genel Lideri Önder Kahveci ise yaptığı yazılı açıklamada, açıklanan enflasyon sayılarına bakıldığında geride kalan her ayın kamu çalışanlarının aleyhine işlediğini belirtti.
Temmuz-aralık devrinde memur maaşlarındaki erimenin süratle devam ettiğini bildiren Kahveci, yılın bitmesine 3 ay olmasına karşın enflasyon farkının şimdiden yüzde 18,04 olduğunu tabir etti.
Kahveci, kalan 3 aylık devirde memur maaşlarındaki erimenin yüzde 30-35 olmasının beklendiğine işaret ederek, zarurî harcama kalemlerindeki artışlar, kur artışları, akaryakıt ve öteki başlıklarla birlikte kamu vazifelilerinin alım gücünün daha da düşeceğini belirtti.
Enflasyonun seyrinin 2024’te de bu biçimde devam etmesi durumunda 7. Devir Kamu Toplu Mukavele görüşmelerinde ortaya konulan yüzde 15+10’luk maaş artış oranının son derece yetersiz kaldığını aktaran Kahveci, şunları kaydetti:
“Piyasa gerçekleriyle örtüşmeyen bu oranların yine revize edilerek memur ve emeklinin alım gücünün yükseltilmesi en öncelikli talebimizdir. Enflasyon farkı kadar artırımın, sıfır zam olduğunu bir kere daha söz ediyor, uzun vakitten beri lisana getirdiğimiz refah hissesi uygulamasının yine süratli bir biçimde hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Memurlarımızın ekonomik problemlerinin tahlili, enflasyonun üzerinde bir maaş artırımı, geçmiş periyot ziyanlarının telafisi ve alım güçlerini artıracak olan refah hissesi uygulamasından geçmektedir. Yıllardır lisana getirdiğimiz üzere refah hissesi Türkiye Kamu-Sen’in olmazsa olmazıdır, kırmızı çizgisidir.”
